Topuk dikeni, topuk kemiğinin alt bölümünde kalsiyum birikmesi sonucu diken benzeri çıkıntıların oluşmasıyla meydana gelir. Bu çıkıntının boyu genellikle 1.5-2 santimetre civarındadır ve röntgen filmi ile kolayca görülebilir. Ancak bazen bu çıkıntılar röntgenle tespit edilemeyecek kadar küçük olabilir. Topuk dikenine bağlı ağrı, genellikle yumuşak doku iltihabından kaynaklanır. Yumuşak doku iltihabı, topuk dikeni ile birlikte sıkça görülse de tek başına da meydana gelebilir.

Topuk kemiğinin altında topuk dikeninin oluşması ani bir süreç değildir; genellikle aylar boyunca süren bir birikim sonucunda ortaya çıkar. Ayak kas ve bağlarının zorlanması ve topuk kemiğini kaplayan zarın zarar görmesi, topuk dikeninin başlıca nedenlerindendir.

Bir adet lahana yaprağının içerisine bir çorba kaşığı domates koyun. Taze domates yerine domates tozu kullanmak daha etkili olabilir. Eğer evde hazır domates çorbası varsa, onu da kullanabilirsiniz. Daha sonra üzerine bir çorba kaşığı kadar elma sirkesi ilave edin. Domates tozu ve sirkeyi karıştırdıktan sonra, karışımı lahana yaprağına eşit miktarda sürün.

Önce ayaklarınızı içerisine biraz biberiye yağı eklediğiniz suda dinlendirin. Akşam, topuk dikeni şikayetiniz olan ayağınıza bu lahana yaprağını sarın ve üzerine bir çorap giyin. Bu işlemi 7 gün boyunca aksatmadan uygulamanız gerekmektedir. Sabah çorabınızı çıkardığınızda, topuk dikeninin neden olduğu kabukların düştüğünü göreceksiniz. Ayak tabanındaki derinin yumuşaması için her seferinde vazelinle güzelce masaj yaparak ayağınızı ovun.

Bu kür, özellikle yüzeysel ve çok derin olmayan çatlaklar için oldukça etkilidir. Eğer topuklarınızda çatlaklardan dolayı yara oluşmuşsa, bölgeyi bir miktar ebegümeci haşladıktan sonra bir tülbent yardımıyla sarabilirsiniz.

Topuk dikeni tedavisinde, ayak kaslarını güçlendiren egzersizler yapmak ve uygun ayakkabı seçimi de önemlidir. Ortopedik tabanlıklar, topuk dikeninin neden olduğu ağrıyı hafifletmeye yardımcı olabilir. Ayrıca, düzenli doktor kontrolleri ve profesyonel sağlık danışmanlığı almak her zaman önerilmektedir.